ben bu yazıyı her türlü yazarım..

bu sefer kurdaleyi kendim kesicem, evet bunu hiç yapmadım ama bu sefer gerekli.
ben sekizinci nesil çaylağım dostlarım, 100 metreden tanıyın hadi açtığım başlıkları.

bu sefer realist olup anlatıcam, çünkü sinirlendim.
sistemin çarkları bir bize işliyo galiba bu amına koydugumun dünyasında?

belki de en sevdiğim mecrada it muamelesi görmek koymuyo değil, daha dün gibi hatırlıyorum gittiğim ilk zirvelerde herkese abi abla filan derdim, küçüktüm lan işte çoğu şeyi sizden öğrenmiş olabilirim. olmayadabilirim.
bu mahalleye getirdiğim adam sayısıyla bir nesli bulmuş da olabilirim.

yapmayın yahu, iki fener galatasaray muhabbeti yaptık diye, makarasına isyanlar çıkarttık diye hunharca siliyosunuz lan beni.
suçu kendimde aramıcam, bana sıra gelene kadar burda binlerce yazar – mod bulurum çünkü. iyi bilirsiniz.

ilk uludağ sözlük’e yazar oldum lisedeydim, üç kere silindim bu dördüncü.
itü sözlük’te üç kere silindim, ekşi sözlük’te iki kere, inci sözlük’te bir kere silindim.

olm ben anlayamıyorum, bu işi bir biz mi bilmiyoruz?
ciddi takılıp da ortalığı sürekli bir tartışmaya veren insanlarda bir sıkıntı yok,
ctrl, c ve v den ibaret klavyelerinde sanki ders notu tutar gibi sadece yazanlarda bir sıkıntı yok,
her başlığa reklam indexi basanlarda bir sıkıntı yok,
özelden karşı cinse hobi olarak iş atan yavşaklarda bir sıkıntı yok, bir biz mi yanlışız?

yazar olursam okursunuz, olamazsam beni bir daha bu civarlarda göremiceksiniz.
(haxball’a gelirseniz orda acımam)



About this entry